Euroasia Journal of Mathematics, Engineering, Natural & Medical Sciences

İş Sağlığı ve Güvenliği Bilinci

2024-07-07T10:14:19+03:00

Günümüz çalışma dünyasında insanların çalışma hayatlarını, güvenliklerini ve sağlıklarını riske atacak çok fazla tehlike vardır. Yüksekte çalışan inşaat işçisi düşmeye karşı risk altında çalışmakta, maden işçilerinin tozdan solunum yolları etkilenmekte, kimyasal maddelerle çalışanlar patlamaya karşı risk altında çalışmakta, mutfak çalışanları ve aşçıların bıçak veya başka bir kesici aletle uzuvlarını kesme tehlikesi vardır. Bütün sektörlerde işin durumuna özgü bir risk mevcuttur [1]. Ayrıca iş kazaları sadece çalışan için değil ailesi için de istenmeyen sonuçlara neden olur. Maddi ve manevi kayıp yaşanabilir. İş sağlığı ve güvenliği bilinci, işyerinde iş yaparken farklı nedenlerle sağlığa zararlı olabilecek durumlardan korunmak için yapılması gerekenlerin bilgisine ve farkındalığına sahip olunmasıdır. Öğrencilere verilen iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerinde ve diğer meslek derslerinde iş hukukuna, 6331 sayılı kanununa ve başka iş sağlığı ve güvenliği mevzuatı konularına daha fazla değinilmelidir [2]. Öğrencilerin eğitim süreçleri teorik ve uygulamalı ilk yardım dersleri ile desteklenmelidir. Temel iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri her sınıf seviyesinde tekrarlanmalıdır. Bu çalışmanın amacı 2018 yılında Hitit Üniversitesinin farklı fakülte ve yüksekokullarındaki öğrencilerinin iş sağlığı ve güvenliği bilinç düzeylerini ölçmektir. Çalışmanın devamında 2024 verileri oluşturularak aradan geçen 6 yılda iş sağlığı ve güvenliği bilincinde ki değişimin gözlenmesi planlanmaktadır. Çalışma yöntemi olarak anket kullanılmıştır. Çalışmada 623 öğrenciye anket yüz yüze uygulanmıştır. Sonuçlar Microsoft Excell programı kullanılarak analiz edilmiştir. Ankette iş sağlığı ve güvenliği programı öğrencisi olmayan ve bu dersi henüz almamış öğrencilere ulaşılarak toplumda ki farkındalık ölçülmeye çalışılmıştır.

A systematic review of randomized controlled experimental designs in pediatric surgery master’s theses in Türkiye

2024-09-25T15:01:04+03:00

The objective of this systematic review is to evaluate randomized controlled experimental theses conducted in the field of nursing related to pediatric surgery in Turkey. Research data were obtained by searching the YÖK National Thesis Center Database using the keywords “pediatric surgery” and “pediatric surgery” for the period from January 2014 to August 2024. A total of 8 theses meeting the criteria and authored by nurses were identified, and their bibliographic details and full texts were accessed. Of the reviewed studies, 6 are at the master’s level and 2 at the doctoral level. Measurement tools used in the theses include scales, questionnaires, and information forms. All studies were conducted within the last five years and examined the effectiveness of various intervention methods on pain, fear, and anxiety experienced by children before and after surgical procedures. Intervention methods used include technological support tools, educational materials, and distraction techniques. The results underscore the importance of nurses and healthcare professionals using various play techniques and technological tools to support children.

Primer Baş Ağrısı Olan Hastalarda Homosistein Folik Asit, Vit B12 ve Eser Element Düzeylerinin Değerlendirilmesi

2024-09-25T14:56:23+03:00

Primer baş ağrısının bir çok tipi vardır. Homosistein oksidatif strese neden olmaktadır. B12 vitamini ve folik asit azalması hiperhomosisteinemiye yol açmaktadır. Çinkonun oksidatif strese karşı koruyucu, bakırın ise oksidatif strese neden olduğu gösterilmiştir. Bu çalışma primer baş ağrısı olan hastalarda oksidatif hasara neden olan homosistein ve B12 vitamini, folik asit, çinko, bakır düzeylerindeki değişiklikleri belirlemeyi ve bu parametrelerin hastalığın etiyolojisine katkısını saptamayı amaçlamıştır. Çalışmaya 30 primer baş ağrısı tanısı almış hasta (Grup I) ve 30 tamamen sağlıklı birey (Grup II) olmak üzere toplam 60 kişi dahil edildi. Çalışmadaki gruplar arasında serum homosistein, folik asit, B12 vitamini, çinko ve bakır düzeyleri karşılaştırıldı. Grup I'de homosistein düzeylerinde istatistiksel olarak anlamlı artış (p<0,05), folik asit düzeylerinde ise istatistiksel olarak anlamlı azalma (p<0,05) gözlendi. Vitamin B12, çinko ve bakır düzeylerinde gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmadı (p>0,05). Primer baş ağrısı olan hastalarda, homosistein ve folik asit düzeylerinin etiyolojide rol oynayabileceğini ve folik asit’in tedavide kullanılabileceğini düşünmekteyiz.

İkinci Dereceden Sürekli Çarpımlı Diferansiyel Denklem İçin Cauchy ve Sınır Değer Problemini Çözme

2024-08-22T17:14:44+03:00

Sunulan çalışmada, süreksizlik durumunda ikinci mertebeden çarpımsal türevi olan homojen olmayan denklem için Cauchy ve sınır değer problemi ele alınmıştır. Ele alınan denklemin iki keyfi sabite bağlı genel çözümü elde edilmiştir. Daha sonra Cauchy problemine bakıldığında bu keyfi sabitler verilen başlangıç koşullarından, sınır problemine bakıldığında ise bu keyfi sabitler verilen sınır koşullarından belirlenir. Böylece hem Cauchy probleminde hem de sınır probleminde ele alınan problemlerin çözümüne yönelik analitik ifadeler elde edilmiştir. Ayrıca ikinci formülasyonda çarpımlı türev homojen olmayan diferansiyel denklem için dikkate alınan Cauchy ve sınır probleminin çözümü için sürekli durumda analitik bir ifade elde edilmiştir. Dolayısıyla yedi cebirsel işlemin tamamı ve entegrasyon işlemleri bu analitik ifadede yer almaktadır.

Atomik Boyuttaki Mühendisliğin Adı “Nanoteknoloji”

2024-10-23T08:08:56+03:00

Nanoteknoloji, metrenin milyarda bir boyutlarındaki malzemelerin endüstriyel amaçlarla atomik, moleküler ve supramoleküler boyutlarda üretimi ve kullanımıdır. Bu boyuttaki malzemeleri üretmek ve aktif olarak kullanabilmek ve ayrıca değiştirmek yüzyılın başarısıdır. Uluslar üzerinde büyük ve önemli bir etkiye sahiptir. Nano cihazların üretilmesi ile insanlığın biyolojik sistemlerini moleküler boyutlarda gözlemeler, yeni umut verici tedavi yöntemleri bulmak ve uygulamak, yeni malzemeler üretmek, var olan malzemeye yeni işlevler eklemek, nano boyutta elektronik ve bilgisayar teknolojileri geliştirmek, çevre dostu enerji üreten malzemeler geliştirmek, uluslar için büyük öneme sahip olan askeri ve savunma sektöründe çağı yakalamak ve çağın gerisinde kalmamak, tarım, gıda, sağlık ve akla gelebilecek birçok sektörde yeni ve umut verici gelişmeler mümkün olmuştur. Bu çalışmada nanoteknolojinin var oluşu, önemi ve uygulamalarından bahsedilmektedir.